Bir uğultu koptu en derinden,
Sanki sur’a üfürdü biri,
Gitti geldi ruhum yerinden,
Yaka paça oldu, kalp ile kafa,
Anladım, kulağımda içtihadın kalın sesi.
***
Al horoz mu? Çil horoz mu? Derken,
Getirdiler iki kulplu, dolu kazan,
İçinde benlik, durdu kıyam, arındı kirden.
Bulanık sularda, umudum, elimdeki billur sahan.
***
Gördüm, yanlış olduğunu, durduğum yerin,
Kaybedeni yok bu işin, halis ol, kazan,
Belki mahşerde çözülür, tılsım,
Kördüğüm oldu, gördüğüm.
***
Saptırma niyetimi, Rabbim!
Aldığım, tövbe-i nasuh abdes(t)im.
Mustafa YUMUŞAK