O Kadar Da Değil!

Dün sabahki gazetelerde DHA ajansı Konya muhabirlerinden Hasan Dönmez’in Aşıklı Höyük’le alakalı haberlerini okuyanların çoğu şaşkınlıklarını benimle de paylaştılar. Çünkü haberde hem Nevşehir ifadesi geçiyordu hem de Azm-i Milli Bilim ve Sanayi Müzesi!.. Fakat bazıları “Fırat Gül, nasıl olur da bu kadar yanlış bir habere izin verir, niyeti acaba nedir?” diye öküzün altında buzağı aramış. Peşinen söyleyeyim ki, olayı bilmeden eleştirmek haksızlık ve de hadsizlik olur! Benimle zerre alakası olmayan haberden dolayı kem-küm etmenin manası var mıdır?

Olay basit aslında. Muhabir (Hasan Dönmez) kardeşimiz işlerinin ziyadesiyle çok olmasından dolayı haber metnine vakıf olamamış ve isimleri karıştırmış. İnsanî bir durum olduğundan dolayı “beşer-hata” ilişkisi olarak yorumlamak isabetli olacaktır. Geçenlerde de Hürriyet Gazetesi’ndeki bir haberde birkaç yanlış bilgi ile kelime hatası vardı. Bunlar olağan şeyler. Olmasa iyi ama oluyor.

Bahsettiğim haber metninin girişini öncelikle nakledeyim:

“Nevşehir Kapadokya bölgesinde, 10 bin yıllık yerleşim yeri Aşıklı Höyük’teki kazı çalışmalarında bulunan, tarihin ilk beyin ameliyatının yapıldığı belirtilen kafatası, Aksaray’daki Azmi Milli Bilim ve Sanayi Müzesi’nde sergileniyor. Ameliyatlarda kullanılan tıbbi malzemelerin de yer aldığı sergideki kafatası, ilgi çekiyor. Müze müdürü Mustafa Fırat Gül, “Mısır’da özellikle firavunlara yapıldığı düşünülen beyin ameliyatı ya da kafatasına yapılan müdahalenin çok daha öncesinin Aşıklı Höyük’te yapıldığını görüyoruz” dedi.”

Bakınız öncelikle Aşıklı’yı Aksaray yerine Nevşehir’de göstermiş. Bu ciddi bir hata. (Ki, Aşıklı yerine Âşıklı da yazılmış ama bu çok yapılan bir hatadır). Diğer hata ise bahsi geçen kafatasının sergilendiği müzenin yanlışlığıdır. Kafatası Azm-i Milli Bilim ve Sanayi Müzesi’nde sergilenmiyor. Video haberin başlığında ise ayrı bir hata var: “Konya On Bin Yıl Önce İlk Beyin Ameliyatı Yapılan Kafatası İlgi Görüyor Hd”

Meseleyi bir daha özetleyeyim. Yaklaşık on gün önce şehrimize ulusal basın temsilcileri gelmişti. Bazılarına ben mihmandarlık yaptım. Sırasıyla Azm-i Milli Müzesi, Aksaray Müzesi, Aşıklı Höyük, Ihlara Vadisi ve Kırkdamaltı Kilisesi hakkında haber amaçlı çekimler yapıldı. Sorumlu olduğum Azm-i Milli Bilim ve Sanayi Müzesi’nde görüntülü haber için açıklamalar yaptım. Müze’ye vardık ve orada müze müdürü yasa gereği açıklama yapamadı. Zemin katta sergilenen kafatasının da çekimini yaptılar. Oradan Aşıklı’ya geçtik. Mihriban hocam da yasa gereği kazıyla alakalı demeç veremedi. Muhabirler şaşırsa da yapılacak bir şey yoktu. Bu konuda muhakkak haber yapmak istediklerini ve şehir tarihiyle alakalı araştırmaları bulunan bir tarih araştırmacısı olarak birkaç cümle de olsa benim açıklama yapmamı istediler. Şehrimizin tanıtımına katkısı olsun diye kısa ve öz olarak höyüğün önemini anlattım. Oradan da Ihlara Vadisi’nin en önemli kilisesi hakkında özet açıklama yaptım.

Bu çekimlerden yaklaşık bir hafta sonra muhabir kardeşimiz haber yaparken isimleri karıştırmış. Benimle bu haber metninin bir alakası olmadığını bilmeyecek ya da şehrim için fedakârâne çalışırken art niyetli olarak beni eleştirmek için fırsat arayanlara yeni bir açıklama yapmak hem bu satırların yazarına hem de okurlarına ayıp olacak.