Osmanlı Aksaray’ında Kölelik
Belki birçok insan “Osmanlı” ve “kölelik” kavramlarını yan yana getirmekte zorlanacaktır. Nasıl olur da Osmanlı’da kölelik olabilir diye düşünecektir. Elbette akla ilk gelen haliyle bir kölelik kurumu, işleyişi Osmanlı’da söz konusu değildi. Yakın döneme kadar Avrupa’da sonrasında da Amerika’da gördüğümüz, filmlerde sıklıkla izlediğimiz kölelik Osmanlı’da mevcut değildi. Osmanlı’da köleler Avrupa’daki gibi özgürlüğünden mahrum değildi.
Şunu da ilave etmek gerekiyor ki, Osmanlı’da kölelik devamlılık arz etmiyordu. Azad edildiğinde hürriyetine kavuşan bir köle hür birisi olarak devletin kademelerinde görev alabilirdi.
Rus asıllı Pervane’nin Mücadelesi
1623 Eylül sonunda Rus asıllı uzun boylu, sarışın ve bir elinde yara olan Pervane’nin hakkını aramış ve bu kayıtlara geçmiştir. Her toplumda bozukluklar, hataya, haksızlığa meyyal insanlar olur. Bu kaçınılmazdır aslında. İnsanoğlu aciz bir yaratıktır. Bencilliği insana birçok hata yaptırır. Pervane’nin dava ettiği de bencilce düşünen sahibinin annesi olan Ahmet kızı Bacı Hatun’dur. Abdullah oğlu Pervane aslen Rus’tur ve ne kadar dönemdir Anadolu’da ya da Aksaray’da yaşamıştır bilemiyoruz ama kayıtlara göre bildiğimiz kölenin sahibi olan Nasuh oğlu Hüseyin Çavuş’un bir buçuk yol önce vefat etmeden kendisini hür olarak ilan etmesidir. Ki, buna şahitler vardır. Ama Bacı Hatun bunu kabul etmek yerine hür olmuş adamı, yani Rus asıllı Pervane’yi eskiden olduğu gibi her işinde kullanmak ister. Mahkeme şahitleri çağırır. Merhum Hüseyin Çavuş’un anne bir kardeşi olan Veli oğlu Hacı Yusuf’un yanında, Halife El-İmam, Hızırbani oğlu berber Muslu, Ali Halife El-İmam şahit olarak mahkemede eski köle Pervane’nin merhum tarafından özgür olarak ilan ettiğini söylerler. Bunun üzerine mahkeme Pervane’nin hür olduğuna, köle gibi kullanmak isteyen Bacı Hatun’un haksız olduğuna karar verir.
Zenci Köle Abdullah’ın Azâdı
1628 Mayıs sonunda görülen köle davasında (38. Hüküm) Abdullah isimli zenci kölenin azad edilmesi karara bağlanmıştır. Konya dâhilindeki Kıröyüğü (diğer adı Arpayükü) Köyü sakinlerinden Dede Balı oğlu Emir Dede ile kız kardeşleri Keklik ve Selçuk’un köleleri olan orta boylu zenci köle Abdullah’ın hür olması için üç yaşındaki doru atı vermesi gerekmektedir. Konya’da ikamet edenlerin davasının Aksaray’da görülmesinin sebebine gelince kayıttan anlaşıldığı kadarıyla isimleri geçen kardeşlerin vefat eden kardeşleri Mahmud Bey bu kölenin sahibidir. Dikkat çeken bir husus da davanın duruşmasında epeyce şahit vardır.
Eline sağlık güzel olmuş.