Nasıl En İyi Saç Ekimi Sonucuna Ulaşılır?

Saç ekimi yöntemleri, gelişen teknoloji ile büyük başarı oranlarına sahiptir. Bu nedenle saç ektirmek isteyenler, farklı alternatif tedavi yöntemlerinden faydalanabilirler. Özellikle de FUE ve DHI saç ekimi tedavi yöntemleri bilinen yöntemler arasındadır. Her yöntem, kelleşmenin seyrine ve şiddetine göre farklı avantajlara sahiptir. Bu nedenle hastalar muayene sonrasında bu yöntemler ile birlikte kalıcı ve gür saç ekimi sonuçlarına sahip olabilirler.

Saç Ekimi Tedavi Yöntemleri Neler?

Günümüzde saç ekimi için pek çok tedavi yöntemi kullanılmaktadır. Bunlardan en bilineni, FUE yöntemidir. FUE’nin yanı sıra, DHI saç ekimi tedavisi de bilinen yöntemler arasındadır. Özellikle kelliğin seyrine ve hastanın istediğini görünüme bağlı olarak, tedavilerden herhangi biri tavsiye edilebilir. Bu nedenle saç ekimi tedavileri hakkında net bir kararı ancak muayene sonrasında alabilirsiniz. Saç ekimi yöntemlerine başlıklar halinde bir göz atalım.

Kimler Saç Ekimi Yaptırmalı?

Androgenetik alopesi, halk arasında erkek tipi saç dökülmesi olarak bilinir, tanısı koyulmuş kişilerde saçların yeniden kazanımı söz konusu değildir. Erkek tipi saç dökülmesi genellikle hormonlar ile ilgilidir ve bazı hormonların saç gelişimi için gerekli olanları baskılaması sonucu oluşur. Durum ilerledikçe saç kökleri ölmeye ve geri dönülemez saç kayıpları yaşamaya neden olur. Buna ek olarak genetik  de önemli bir faktördür ki ailenizde saç kaybı yaşayan birinci veya ikinci dereceden akrabanız varsa muhtemelen sıradaki sizsinizdir.

Genetik kökenli dökülmeler ancak saç ekim işlemi ile tedavi edilebilir. Bu işlem sanıldığının aksine iz bırakan ya da zor sayılan bir operasyon değildir. Aksine bir gün içerisinde yaptırabileceğiniz saç ekimi ile ortalama 8 ila 12 ay içerisinde yeni ve bir daha dökülmeyecek saçlarınıza kavuşabilirsiniz.

FUE Saç Ekimi Tekniği

FUE yöntemi, saç köklerinin greftler halinde donör bölgesinden alınarak kelleşme yaşanan bölgeye transfer edilmesidir. Kabaca en basit tabir bu olsa da FUE, pek çok aşamayı içerisinde barındırmaktadır. Aynı zamanda tedavi süreci ve tedavi öncesi ile sonrası noktasında çok dikkatli olmak gerekmektedir. Kısa bir şekilde FUE yönteminin nasıl uygulandığına göz atalım:

• Muayene sonrasında, donör bölge tespiti yapılır.
• Donör bölge, 1 mm uzunluğunda tıraşlanır.
• Lokal anestezi uygulanarak donör bölge ve saçın ekileceği bölge uyuşturulur.
• Mikro motor ucuyla, istenilen sayıda greft toplanır.
• Toplanan greftler, aynı yöntemle saç ekimi yapılacak bölgeye eklenir.

Yukarıdaki işlemin uzunluğu, greft sayısına göre değişmektedir. Tek bir seansta ne kadar greft ekimi yapılacağı ise doktorun kararı ile belirlenir. Bazı durumlarda donör bölgedeki greft sayısı yetersizse, daha düşük sayıda greft ekimi yapılabilir. Duruma göre işlem 6 ile 9 saat sürebilir. Yüksek sayıda greft ekimi yapılacaksa, işlem birkaç seansa bölünebilir. Tüm bu durumlar, işlem öncesinde kararlaştırılmaktadır.

FUE Saç Ekimi Kalıcı mı?

Elbette her cerrahi işlem, beraberinde zorluklar barındırır. Saç ekimi tedavisinde de durum böyledir. Ancak sürecin sonunda, kalıcı saçlara sahip olma oranı da oldukça yüksektir. Bu nedenle kelleşmenin seyrine ve bu durumun üzerinizdeki etkisine bağlı olarak saç ekimi tedavisinden yararlanabilirsiniz. Genel olarak 30 yaş ve üzeri hastalar, saç ekimi tedavisine başvurmaktadır. Zira erkek saçının karakteristik yapısı, 30’lu yaşlardan sonra dökülme eğilimindedir.

Saç ekimi tedavisi sonrasında net bir sonuç almak adına 6 ay ile 1 yıl kadar beklemeniz gerekebilir. Bu süre zarfında, işlem yapılan bölgeye karşı azami özeni göstermeniz önemlidir. İşlem sonrasında greftlerin yerleştirildiği bölgede tutması beklenir. Duruma göre %10 kadar greft tutmayabilir. Yani ekilen her greftin tutmasını beklememek gerekir. Ekilen bölgeye uyum sağlayan greftler, kalıcı saç ekimi için yeterli verimi sağlayacaktır.

Saç Ekimi Öncesi ve Sonrası Nelere Dikkat Etmeli?

Eğer FUE saç ekimi tedavisine karar verdiyseniz, operasyon öncesindeki tavsiyelere kulak asmanız gerekmektedir. Örneğin tedaviden bir hafta kadar önce alkol ve sigara kullanımını bırakmaya çalışın. Ek olarak günlük önerilen miktarın üzerinde kafein tüketiyorsanız, çay ve kahve alımını azaltmaya çalışın. İstanbul’daki saç ekim merkezlerinden birisi için başka şehirden yola çıktıysanız en azından operasyon öncesi bir günü sakin geçirmeniz tavsiye edilir.

Operasyon sonrasında, bir süre saçlarınızı özel şekilde yıkamanız gerekir. Bu süre genelde tedaviden sonraki ilk on günü kapsar. Eğer iyileşmenin seyrinde bir aksilik yoksa, bu süreden sonra hafif hareketlerle saçlarınızı eskisi gibi yıkayabilirsiniz. Saç kökleri bu zaman zarfında aşırı hassas olduğu için sıcak suyla temasından kaçının. Ek olarak ekim yapılan bölgeyi güneş ışığına uzun süre maruz bırakmayın. Ancak uzun süre kapalı da tutmayın. Kısaca saçlarınızın terlemesine müsaade etmeyin. Terleme, saç kökleri için olumsuz etki yaratabilmektedir. Bu nedenle ilk bir hafta kadar ağır sportif hareketlerden de kaçının.

Yukarıdaki tavsiyelere ek olarak, saç ekiminden bir müddet sonra kabuklanma durumunun baş göstereceğini ve yaklaşık 10 gün içerisinde azalarak yok olacağını unutmayın. Bu işlemden bir müddet sonra, şok dökülme süreci başlayacaktır. Bu süreçte stres yapmamaya özen gösterin. Şok dökülme evresi, saç ekiminden 2 ya da 3 ay sonra başlayabilir. Bu süre, kişiye göre değişiklik gösterir ve yaklaşık 3 hafta sonunda azalarak kaybolur.