Suça Sürüklenen Çocuk Nedir?

Türkiye’de çocuk adalet sistemi kapsamında en sık karşılaşılan kavramlardan biri olan suça sürüklenen çocuk, hem hukuki hem de toplumsal açıdan büyük önem taşıyor. Son yıllarda çocukların karıştığı olaylarda bu terim kamuoyunun gündemine daha sık gelirken, kavramın anlamı ve kapsamı merak konusu oluyor.

Suça Sürüklenen Çocuğun Hukuki Tanımı

Türk Ceza Kanunu ve Çocuk Koruma Kanunu (5395)’na göre, suça sürüklenen çocuk, 18 yaşını doldurmamış ve işlediği iddia edilen fiil nedeniyle hakkında ceza soruşturması açılan çocuk demektir.

Yetişkinler için kullanılan “sanık” veya “şüpheli” terimlerinin yerine çocuklar için “suça sürüklenen çocuk” ifadesi kullanılmaktadır. Bu durum, çocukların gelişim özelliklerinin ve korunma ihtiyacının dikkate alınmasını sağlar.

Çocuk Adalet Sisteminde Suça Sürüklenen Çocuklar

Çocuk adalet sistemi, çocukların doğrudan cezalandırılmasından çok onların korunmasına, eğitilmesine ve topluma yeniden kazandırılmasına odaklanır.

• Suça sürüklenen çocuklar için özel çocuk mahkemeleri görev yapar.

• Soruşturma ve kovuşturma aşamalarında çocuğun üstün yararı gözetilir.

• Çocukların ifadesi alınırken avukat, pedagog veya sosyal çalışmacı bulunur.

Neden “Suça Sürüklenen” İfadesi Kullanılıyor?

Bu özel ifade, çocukların doğrudan suçlu olarak damgalanmaması amacıyla tercih edilmektedir. Çünkü çocuklar, içinde bulundukları sosyal çevre, ekonomik koşullar, ailevi sorunlar veya yönlendirmeler nedeniyle suça karışmaya sürüklenebilir.

Bu nedenle kavram, hem hukuki hem de pedagojik bir bakış açısını yansıtır.

Suça Sürüklenen Çocukların Süreci

Bir çocuk hakkında suç iddiası olduğunda şu süreç işler:

1. Polis veya savcılık tarafından işlem yapılır.

2. Çocuk, çocuk şube müdürlüğüne yönlendirilir.

3. İfadesi alınırken yanında mutlaka bir avukat, pedagog ya da sosyal çalışmacı bulunur.

4. Çocuk mahkemesi, çocuğun durumunu değerlendirir ve cezadan çok koruyucu-önleyici tedbirleri ön plana çıkarır.

Çocuk Koruma Kanunu ve Toplumsal Bakış

Çocuk Koruma Kanunu, suça sürüklenen çocukların cezalandırılmasından ziyade eğitim, rehabilitasyon ve topluma kazandırma süreçlerini düzenler. Bu yaklaşım, çocuk adalet sisteminin temel taşını oluşturur.

Sonuç

“Suça sürüklenen çocuk” kavramı, yalnızca bir hukuki terim değil; aynı zamanda çocuk haklarını, korunma ihtiyacını ve toplumun geleceğini ilgilendiren kritik bir konudur.

Türkiye’de çocuk adalet sistemi, bu kavram üzerinden şekillenmekte ve suça sürüklenen çocukların yeniden topluma kazandırılması hedeflenmektedir..