Müzelere Yapılan Bağışlar

Müze nedir? Sualine birbirinden farklı birçok cevap verilebilir. Aşağıdaki cevap Kültür ve Turizm Bakanlığı’nındır: “Tarihi eserleri tespit eden, bilimsel yöntemlerle açığa çıkaran, inceleyen, değerlendiren, koruyan, tanıtan, sergileyen, eğitim programları aracılığıyla tarihi eserler konusunda halkı bilinçlendirerek toplumun kültür düzeyini yükseltmeyi amaçlayan eğitim, bilim ve sanat kurumlarıdır. Müzeler, bulunduğu kentin prestij yapıtlarındandır”.

Şehrimizde müze sayısı maalesef az. Az bilinen ve resmî açılışı yakınlarda yapılan “Aksaray İl Eğitim Tarihi Müzesi” ile “Aksaray Belediyesi Azm-i Millî Bilim ve Sanayi Müzesi” Aksaray için ziyadesiyle önemli iki müzedir. İki müzenin de zenginleşmesi için bağışlar oldukça önemlidir. Çatı katlarında, bodrum köşelerinde sandıklar ya da koliler içinde yıllardır toz içinde duran ama çoğu tarafından “karsamba” olarak görülen birçok şey müzeler için çok önemlidir. Mesela o sandıklardan çıkanlardan bazıları bugün müzelerin en kıymetli parçalarıdır.

“Aksaray Belediyesi Azm-i Millî Bilim ve Sanayi Müzesi” Aksaray için ziyadesiyle önemli dedik, ama eksik ifade olmuş. Düzelteyim: “Aksaray Belediyesi Azm-i Millî Bilim ve Sanayi Müzesi” Türkiye için çok önemli bir müzedir. 1926 Aralık’ından 1997’e kadar kesintisiz un üreten, özellikle askerî birlikler ve Kızılay tarafından mamulleri tercih edilen bu tarihî fabrika açıldığı günden beridir orijinalliğini yitirmediği için çok değerlidir. Cumhuriyet Türkiyesi’nin ilk fabrikalarından olması ve günümüze gelen sadece iki fabrikadan birisi olması bakımından çok önemlidir. Cumhuriyet Türkiyesi’nin ilk Hidroelektrik santrali de yine Azm-i Millî T.A.Ş. tarafından kurulmuştur ve çalışır durumdadır. Bu kadar önemli bir tarihin müzesi ve arşivinin daha da zenginleşmesi için bağışlar oldukça önemlidir. Eski bilgisayar, eski televizyon, eski fotoğraf bağışlayanlar oldu ve birkaç gün önce sosyal medya hesabımdan şu isimlere teşekkür ettim: Fazilet Berksoy’a, Orhan ve Muhsin Tapan’a, Osman ve Cengiz Somuncuoğlu’na, Melih Özan’a, H.Şükrü Perek’e, Semih Kulak’a, Ramazan Köse’ye, Hicabi Akça’ya, Sinan Mete’ye… Ve hemen usta fotoğrafçı Veysel Avcıoğlu’ndan bizi mutlu edecek bir yorum geldi. Yine bu sabah Erdal Güçlüer abimizden de bağış müjdesi geldi.

Bağış yapan ne kazanır?

*Evvela evinde âtıl duran bir objeyi, bir tarihi değerlendirmiş olur.

*Şehrindeki müzeyi zenginleştirmiş olur.

*Hediye ettiği parçayı kimin adına bağışlıyorsa onun adının ölmezliğine katkıda bulunur.

*O’nun ruhuna Fatihalar hediye edilmesine vesile olur.

*Başka insanlara örnek olur.

Geçenlerde Fazilet Berksoy eski bir televizyon (anteniyle birlikte), H.Şükrü Perek eski bir bilgisayar (yazıcısı, güç kaynağıyla birlikte) bağışladılar. Şimdi bazıları “bunlarda ne var. Millet hurdacılara bedavaya veriyor. Evindeki eskilerden kurtuluyor” diyebilir. Desin. Ama durum öyle değil. Öncelikle 40’lı yaşların üzerindekilere çok güzel nostalji olur. Yeni nesil için ise dün ile bugününün teknolojisini kıyaslama imkânı verir. Ki, bence bu çok önemlidir. “Azm-i Millî Bilim ve Sanayi Müzesi” adından da anlaşılacağı üzere bilimle, sanayi ile doğrudan alakalıdır. Döneminin en asrî fabrikasıdır. Böyle bir tarihî mekânın içinde az önce bahsettiğim objeler gibi tekniğin safahatını gösteren parçalar oldukça önemlidir.

Müzemize bağışlarınızı ama daha da çok sizleri bekleriz.