Dolar 32,3352
Euro 35,1602
Altın 2.243,23
BİST 8.718,11
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Aksaray 15°C
Az Bulutlu
Aksaray
15°C
Az Bulutlu
Çar 6°C
Per 8°C
Cum 8°C
Cts 11°C

Aksaray Tarihi’ne Yeni Katkılar-2

Tarihçi - Araştırmacı
20 Ocak 2020 20:36

Aksaray Üniversitesi Somuncubaba Tarih ve Kültür Araştırmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi tarafından 24-26 Ekim 2019’da IV. Uluslararası Aksaray Sempozyumu düzenlenmişti. Bu sempozyumdaki bildirilerin yer aldığı kitap yayınlandı. Üniversitemiz haricinde, valiliğimizin ve belediyemizin de katkılarıyla bu ilmi ziyafet gerçekleştirildi, daha önce de olduğu gibi.

Bu bildirilerden bazılarını sizlere tanıtmak istiyorum.

Azerbaycan Milli Bilimler Akademisi’nden İrade Halilli, “Farklı Dönemlerin Kültür Merkezi Olarak Aksaray” başlıklı bildirisinde yeni bilgi yok denecek kadar azdır ama şimdiye kadar yapılmış pek çok Aksaray tarihçesi örneklerine katkıda bulunmuştur. Derli toplu bir şehir tarihçesi hazırladığı için güzel bir çalışmadır.

*

Doktora öğrencisi Kerim Özdemir, “Erken Dönem Anadolu Eserlerinden Aksaray Berâmûni Medresesi” başlıklı bildirisinde Selçuklu ve Beylikler döneminde yapılmış olan altı adet medreseden (Zincirli, Berâmûni, Ebubekriyye, Bedriyye, Seyfiyye ve Mülkiyye) Beramuni ya da Beramuniyye Medresesi anlatmıştır. Aksaray tarihiyle, özellikle mimarî geçmişine meraklı olanların merak ettiği hususlardan birisi Beramuniyye Medresesi’nin ne zaman yapıldığıdır. Bu husus netlik kazanamamıştır. Özdemir de inşa tarihi hakkında net bir şey diyememiş ve literatürü aktarmıştır.

*

Mimar Mehmet Özer, “Aksaray İl Halk Kütüphanesi’nin Mimari Özellikleri ve Önemi” başlıklı bildirisi Cumhuriyet Aksaray’ını anlamak için değerli bir çalışmadır. Ama bildirinin özetinde yer alan “1920 yılında il olan Aksaray’ın ilk valisi olarak atanan Abdullah Sabri Karter, ülkenin içinde bulunduğu kısıtlı imkânlara rağmen, şehirde hızla imar faaliyetlerine girişmiştir. 15.11.1923’de ilk vali Abdullah Sabri Karter’in Edirne’ye atanmasıyla yerine Yusuf Ziya Günar vali olarak atanmıştır” cümlesindeki yanlışı düzeltmek icap ediyor. Zira Karter 15.11.1923’te değil 3 Mart 1924 tarihi itibariyle Edirne Valiliğine atanmıştır. Özer’in kaynağı AVG’de hata olabilir. Atama kararnamesi Cumhuriyet Arşivi’ndedir. Eski fon adının kısaltması BCA’dır. Özer, çalışmasında fotoğraflar, planlar, krokiler, 1967 yılına ait paftalar ve daha pek çok arşiv malzemesiyle kütüphanenin hem tarihçesini hem de mimarî, sanatsal özelliklerini güzelce izah etmiştir.

*

Mustafa Güler ve Necla Kızıldağ tarafından sunulan “Aksaray Bulargı Köyü Ulu Camii ve Tesisleri” başlıklı bildiri ise az bilinen bir hususa işaret etmektedir. Dr. Öğr. Üyesi Zekai Erdal’ın doktora tezinde 123-125 sayfalar arasında anlattığı cami hakkındaki bu bildiri elbette önemlidir. Girişten sonra “Bulargı Cemaati ve Köyü”, “Bulargı Köyü Camii ve Vakfiyesi”, “Camiinin İkinci Bânisi Mehmed Salih Ağa ve Vakfiyesi”, “Camii ile Muallimhanenin Vakfı ve Hareketliliği” ve “Tesislerin Geçirdiği Tamirat ve Günümüzde Tesislerin Durumu” ara başlıklarıyla çalışmanın okunurluğu ve anlaşılırlığı sağlanmıştır. Sonuç kısmındaki şu ifadeler

oldukça önemlidir: Bu çalışma sonucunda neticelendirdiğimiz ilk husus camiinin tarihi sürecidir. Konu ile alakalı daha evvelden tarihi süreci ele alan detaylı bir çalışma yapılmadığından bundan önceki araştırmalarda camiinin tarihi ile alakalı farklı görüşler ortaya atılsa da bu çalışma ile camiinin ilk yapılışı ve vakfın tarihi ortaya çıkarılmış oldu. Keza vakıfların ne zaman tesis edildiği kısmen ilk vakfın akarlarının ne olduğu da ortaya çıkarıldı. Yine vakıf görevlileri ve intikal şekilleri, özellikle Topkapı Sarayı Arşivi’nde ve Vakıflar Genel Müdürlüğü Arşivi’nde bulunan belgelerle tamamen aydınlatılmış oldu” (M.Güler ve N. Kızıldağ, s.161).

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.