Aksaray’da Gezilecek 5 Tarihi Mekân
İç Anadolu da ufak ancak bir o kadar şirin kentimiz Aksaray tarihi çok sayıda mekana ev sahipliği yapmaktadır. Tarih boyunca farklı kültürler bölgede yer almış ve tarihi pek çok yapı bu bölgede yapılmıştır. Aksaray’da gezilecek 5 tarihi mekân yazımızı keyifle okuyabilirsiniz.
Nora Antik Kenti
Aksaray merkeze yalnızca 30 km uzaklıkta olan Nora Antik Kenti Helvadere Kasabası sınırları içerisindedir. Hasandağı’nın eteklerinde oldukça geniş bir alandadır. Antik kent Roma ve Bizans döneminden kalma ve orijinalliğini halen daha korumaktadır. “Nora, Viranşehir ve Mokisos” olarak da tanınmaktadır.
Antik kentte bolca kilise kalıntıları vardır. Antik kentte yer alan kalıntılarının neredeyse tamamı Bizans dönemine aittir. Aksaray’ın tarihi yapılarından olan Nora antik kenti mutlaka gezilmesi gereken yer olarak dikkat çekiyor.
Sultan Han
Anadolu’nun en büyük hanı unvanına da sahip olan Sultan Han sadece Aksaray için değil, Anadolu içinde ayrı bir önem taşır. 1229 yılında Selçuklu sultanı Aleaddin Keykubat yaptırılmış. Aksaray merkeze 33 km uzaklıkta olan Sultan Han 1959 ve 1968 yıllarında restore edilmiş ve günümüzde büyük ölçüde orijinalliğini korumaktadır.
Aksaray Zinciriye Medresesi
Aksaray Zinciriye Medresesi 15. yüzyılda Karamanoğulları İbrahim tarafından yaptırılmış. Medrese merkezde olduğu için ulaşım son derece kolaydır. İlk kez görenler görkemli minaresini son derece başarılı bulur.
Aksaray Zinciriye Medresesi dönem dönem restore edilmiş ve günümüze kadar yapısı bozulmadan gelmiştir. İlk kez Aksaray’a gelecekler için gidilecek ilk tarihi mekan olabilir.
Selime Katedrali Ve Peribacaları
Selime, Ihlara Vadisi’nin hemen bitiş noktasında yer alıyor. Özellikle Kapadokya’ya gelen turistlerin sıklıkla ziyaret ettiği bir yerdir. Eski dönemlerde Selime de kurulan pazarlara gelen kervanların dinlenmesi ve durak noktası olarak inşa edilmiş. Kervanlar burada mola veriyor hem de ibadetlerini yerine getiriyordu.
Bahattin Samanlığı Kilisesi
Aksaray-Belisırma Köyü’nde yer alan Bahattin Samanlığı Kilisesi Kapadokya Bölgesi’nde yer alır ve bu bölgede yer alan sayısız kiliselerden yalnızca bir tanesidir.
1950 yılına kadar yerleşim alanı olarak kullanılmış ve sonrasında bölgeden birisi kiliseyi samanlık olarak kullanmış. Samanlık olarak kullanan kişinin ismi Bahattin olduğu için halk bu kiliseye Bahattin Samanlığı Kilisesi ismini vermiş.