Ben Cumhur’um, Cumhur Başsız Olur Mu?
Sevgili Dostlar,
Ben darbelerle büyüdüm desem ne dersiniz?
1960 darbesinden iki ay evvel doğmuşum,
1962 Talat Aydemir ve Harp Okulu öğrencilerinin ayaklanmasında iki yaşında olduğumdan bir şey hatırlamıyorum,
12 Mart 1971 muhtırasında daha ilkokul dördüncü sınıf öğrencisiydim,
1980 askeri darbesinin neler yaptığına şahit oldum,
28 Şubat (1997) sürecinde ülkemi ne hale getirdiklerini içim parçalanarak takip ettim,
27 Nisan e- Muhtırası ve son olarak da
15 Temmuz 2016 darbe girişimini birlikte yaşadık, yaşıyoruz.
Birini yaşadıktan sonra aradan geçen zamanda haklı çıkanlar olduğu gibi “ben böyle olacağını bilmiyordum, beni kandırdılar” diyenlerde çıktı her seferinde.
Bir türlü akıllanmasını beceremedik nedense.
“Müjde! Şeytan İstifa Etmiş” başlıklı yazısında Kırklareli İl Müftü Yardımcısı Sayın Adnan Zeki Bıyık
“Her türlü pis işleri yaparız, hile bizde, entrika bizde, torpille, kayırmayla hak hukuk yeme bizde, ikiyüzlülük bizde, kısacası ne kadar fuhşiyyat varsa hepsini yaparız, en sonunda da “Lanet Şeytan yine beni kandırdı” deriz. Ulan Şeytanın ne suçu var. Şeytan sensin.”diyor
Girişilen en son darbe teşebbüsünü, öncekilerden canı yanan halk artık uyanık olmanın zamanı deyip canını hiçe sayarak tankların, tüfeklerin önüne Akif’in “Arkadaş yurduma alçakları uğratma sakın / Siper et gövdeni dursun bu hayâsızca akın” direktifini duymuşçasına atılmış, çok şükür darbeyi gerçekleştirmelerine geçit vermemiştir.
Tam burada bir hikâye geldi hatırıma, alıntı yaparak sunuyorum.
***
Bir gün yaralı bir kuş Hz. Süleyman’a Aleyhisselam gelerek, kanadını bir dervişin kırdığını söyler.
Hz. Süleyman, dervişi hemen huzuruna çağırtır.
Ve ona sorar;
“Bu kuş senden şikâyetçi, neden kanadını kırdın? ”
Derviş kendini savunur;
“Sultanım, ben bu kuşu avlamak istedim. Önce kaçmadı, yanına kadar gittim, yine kaçmadı. Ben de bana teslim olacağını düşünerek üzerine atladım. Tam yakalayacağım sırada kaçmaya çalıştı, o esnada kanadı kırıldı.”
Bunun üzerine Hz. Süleyman kuşa döner ve der ki;
“Bak, bu adam da haklı. Sen niye kaçmadın? O sana sinsice yaklaşmamış. Sen hakkını savunabilirdin. Şimdi kolum kanadım kırıldı diye şikâyet ediyorsun? ”
Kuş kendini savunur.
“Efendim ben onu derviş kıyafetinde gördüğüm için kaçmadım. Avcı olsaydı hemen kaçardım. Derviş olmuş birinden bana zarar gelmez, bunlar Allah’tan korkarlar diye düşündüm ve kaçmadım.”
Hz. Süleyman bu savunmayı doğru bulur ve kısasın yerine getirilmesini ister.
“Kuş haklı, hemen dervişin kolunu kırın” diye emreder.
Kuş o anda;
“Efendim, sakın öyle bir şey yaptırmayın” diyerek öne atılır.
“Neden” diye sorar Hz. Süleyman.
Kuş sebebini şöyle açıklar;
“Efendim, dervişin kolunu kırarsanız, kolu iyileşince yine aynı şeyi yapar… Siz en iyisi mi, bunun üzerindeki derviş hırkasını çıkartın… Çıkartın ki, benim gibi kuşlar bundan sonra aldanmasın.”
***
Sevgili Dostlar,
Böyle günlerde herkes kendi üzerine düşeni yaparak, millete nasıl faydalı olurum çabasında olmalıdır.
Biz şairlerinde tarihe not düşüreceği şiirleri olacaktır elbette.
Göğsü iman dolu bu asil milleti yok sayan, milleti dini duygularla kandıran, devletin hemen her kademesini ele geçiren ve en sonunda da darbe girişimi yapan bu FETÖ Terör örgütü cumhuru hiç düşünmeden Cumhur’un başını alaşağı edeceğini sanmakla ne kadar akıl dışı olduklarını, milletin evlatlarını birbirine kırdıracak kadar gözü dönmüş birer cani olduklarını gösterdiler. Tabi Millet de onlara gereken cevabı verdi ve dedi ki:
CUMHUR BAŞSIZ MI OLUR?
Madem ben bir cumhur’um
Cumhur başsız mı olur?
Cevap ver soruyorum
Cumhur başsız mı olur?
Ya aklın yok ya beynin
Ya tahtan kırık senin
Deveden geçmiş kinin
Cumhur başsız mı olur?
Köpek bile yapmıyor
Yal vereni kapmıyor
Yanlış yöne sapmıyor
Cumhur başsız mı olur?
Kur’an sünnet bilmezsin
Vatan için ölmezsin
Meydanlara gelmezsin
Cumhur başsız mı olur?
Halil, çağrım millete
Çare bulup illete
Düşmeyelim zillete
Cumhur başsız mı olur?
HALİL MANUŞ