Dolar 32,3412
Euro 35,1262
Altın 2.241,33
BİST 8.895,88
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
Aksaray 15°C
Az Bulutlu
Aksaray
15°C
Az Bulutlu
Çar 6°C
Per 7°C
Cum 8°C
Cts 12°C

Sivas İzlenimleri

Tarihçi - Araştırmacı
7 Ağustos 2019 23:09

Çocuklarımla birlikte Temmuz sonu ve Ağustos başında birkaç şehir gezdiğimizi yazmıştım. Dün de Divriği’den bahsetmiştim. Bugün Sivas’a dair yazacağım.

Peşinen şunu ifade edeyim ki Sivas merkezinde beni şaşırtan birkaç mesele oldu. Evvela park yeri bulabilmek kolay değil. Daha da önemlisi Çifte Minareli Medrese’nin taç kapısı ve duvarları kalabalık içinde yalnız kalmış adeta. Oradaki sokak satıcılarının dikkatsizliği, tarihî esere nasıl davranılması gerektiği hususunu bilmedikleri hemen görülebiliyor.

Çocuklarımla birlikte eserlere hayran hayran bakarken bir taraftan da fotoğraf çekiyordum. Buruciye Medresesi, Şifaiye Medresesi’ni fotoğrafladıktan sonra Çifte Minareli Medrese’nin fotoğraflarını çekmek için dikkat kesildiğimde özellikle taç kapının alt kısımlarında, başka bir ifadeyle mihrabiyelerin dikkatsizleri gördüm. Ellerinde gazlı içecekleri bazen mihrabiyelerin önüne koyuyorlar. Sokak müziği yapanlar enstrümanlarını yine aynı yere koyuyorlar ama bu esnada herhangi bir figür zarar görür mü diye düşünmüyorlar belki de… Velhasıl Sivas’ın tarihî meydanında seyyar satıcıların çokluğu, tarihî eserlerin dibindeki ticari faaliyetleri yeniden gözden geçirilmeli kanaatimce.

Yine meydanda, yolun hemen karşısında Sivas Kongre Binası ya da 4 Eylül Millî Mücadele Müzesi bulunmaktadır. Binanın çevresi, dış cephesi, içinin teşhiri çok güzel. Orada gezerken ve fotoğraf çekerken de hayranlığımı çalışan birisine ilettim. Gerçekten çok güzel hazırlanmış. Millî Mücadele’nin nasıl başladığını, nasıl devam ettiğini ve nihayetini çok önemli fotoğraflarla ve özet bilgilerle hazırlanmış panolarda görmek beni çok mutlu etti. Kızlarıma bu panoların birazını okuttum. Birazını diyorum zira çocuklar oldukça acıkmıştı ve biran evvel yemeğe gitmek icap ediyordu. Müzeden çıkarken görevlilere tavsiyelerini sordum. Belediyenin tesisleri başta olmak üzere epeyce yer söylediler. Biz de hem yakın olması hem de daha çok denetimin yapıldığına inandığımız için belediye tesisini tercih ettik. Hakikaten de doğru düşünmüşüz. Zira yemekler, servis gayet güzeldi.

Bilindiği gibi Aksaray’daki Eğri Minare gibi bir de Sivas Ulu Cami’nin eğri minaresi vardır. İkisi de neredeyse yaşıttır. İkisi de kızıl renkli tuğladan inşa edilmiştir. Sivas Ulu Cami’nin minaresi Aksaray’dakinden yarım asır önce yapılmıştır ve her iki minarenin de nasıl ve ne zaman hatta kaç derece eğildiği tartışılmaktadır. Sivas minaresinin eğikliği meselesinde uzaydan takip olduğunu daha evvel haberlerde okumuştum. Bu takip devam ediyormuş.

Umarım hem Aksaray hem de Sivas başta olmak üzere hiçbir minare yıkılmaz. Pisa Kulesi gibi ilgi görmeleri mümkün olur mu bilemiyorum ama dünyanın neresinde olursa olsun tarihî eserlerin insanlığın ortak mirası olduğuna inanan birisi olarak bu eserleri korumak hususunda herkesin sorumlu olduğunu düşünüyorum. Yukarıda da bahsettiğim gibi devletin yetkilisi de vatandaşın kendisi de bu hususta vazifelidir. Koruyamıyorsak en azından zarar vermeyelim.

Önümüzdeki yazıda Erzurum’dan bahsedeyim.

YORUMLAR

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.